Hakkımda

Fotoğrafım
"when I was a young girl, I used to seek pleasure"

10 Mart 2009 Salı

haftasonu notları -1-


ufacık notlarla harcamak istemiyorum aslında koca haftasonumu ama yorgunum, yoğunum, kendi bilgisayarımda değilim ama deli gibi blog yazasım var dolayısıyla burdayım:)
cuma günü okuldan çıkılıp özgürlüğe kanat açılır, önce koz yatağı karfura sonra erenköye, sonra kadıköye sonra beşiktaşa sonra baltalimanına. neden peki bu sonsuz yolculuk? şirket yemeklerinde pek eğleniyorum ben(heryerde gereksiz çok eğlenebildiğimden oluyor sanırım:) perşembe günü gitmemeye karar verdiğim şirket yemeği için cuma günü tekrar telefon alınca ısrarları kıramadım. milyonların olmasa da onların bana ihtiyacı var sanırım:P
yemeğe gittiğimde genel müdürün yanında ayrılmış olan sandalyem başlarda beni biraz gerse, ilerleyen saatlerde attığım göbeklere yada çektiğim halaylara engel olamadı. peki gece ordan çıkmakla bitti mi? hayır:) insanın bir telefonuyla yanına gelen arkadaşları gibisi yok efendim burdan da bunu ilan ederim. baltalimanı portaxe isimli mekandan çıktığımda benim içimdeki heves henüz sönmemiştir herzaman olduğu gibi. taksideyken arar iki canım arkadaşımı taksime çağırır; geriye dönüp anlatırken de böylesine kafiye yakalarım yazdıklarımda:) biraz beklerim onları taksimin göbeğinde ama sorun değildir, beraber küçükbeyoğluna gidilir içilir de içilir. grubumuza başka bir işyemeğinde olan başka bir can arkadaş bir de onun arkadaşları, ve hatta sonra başka bir programdaki başka bir can arkadaş ve onun "date"i de katılır. kalabalık, sarhoş komik bir topluluk içerisinde en yüksek desibeldeki kahkalar, ve büyük katsayıdaki saçmalamalar bana aittir ertesi gün aldığım bilgilere göre:) ama şaşılan bir durum değildir tabiki bu da. cuma gecesinin sonunu içinde bulunduğum pazartesi gecesini geç, cumartesi sabahı bile hatırlamaz haldeydim. çok pis bir huyum var benim diye giriyim cümleye burhan altıntop gibi; çok pis bir huyum var benim azıcık da içsem çok da içsem farketmez ben ayrıntılara takılmam:P bu çok iddalı yorumla her nekadar üstünü kapatmaya çalışsam da benim bir sorunum var; o da azıcık olsa bile almış olduğum alkol, ben bir şey hatırlamıyorum arkadaş. bıktım artık yaptıklarımı ya da olanları, olayları başkalarından dinlemekten, diycem ama biryandan da zevkli olmuyor değil:) daha çözemedim bu durum karşısındaki tutumumu.. ben böyleyim diye kabul ettim kendimi, bir de kabul ettirdim tabi:)
cumartesi gününe geçmiyorum bile şimdi zira bakarım saat geç, sabah erken kalkmalar yine bekler, bir hüzün kaplar içimi cumartesinin çeşitli eğlencelerini hatırlamak bile bu hüznü kovamaz sanırım; zira uyku pek tatlı bir şey hele ki sabahın köründe kendini yataktan kazımaya uğraşırken. yarın işe gidecek olsam sadece 3 saatlik uyku uyuyabileceğimi düşünüp önümdeki 5 saatlik uykuyla yetinmek istiyorum, deniyorum.. olmuyor.. hadi ben gidiyorum:)

Hiç yorum yok: